Kurumsal değişimin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi, çeşitli evrelere bağlı kalınmasına ve bu evrelerin de bir bütün olarak uzun zamana yayılarak gerçekleştirilmesine bağlıdır.
Kaliteyi yakalayarak globalleşen dünyada pasaportsuz dolaşma hakkı elde eden bir ürün ya da hizmet üretebilmek her kurum’un hedefleri arasındadır. Ancak bu hedeflere ulaşabilmek için bir takım faaaliyetlerin gerçekleştirilmesi gerekir. Özellikle rekabette zorlanan ve nispeten geri kalmış kurumların, her yerde pasaportsuz dolaşabilme hakkını elde edebilmeleri için gerekli olan faaliyetlerin başında bulunan görev değişimdir. Kurumsal değişimin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi ise, çeşitli evrelere bağlı kalınmasına ve bu evrelerin de bir bütün olarak uzun zamana yayılarak gerçekleştirilmesine bağlıdır.
Kurumlarının dünya pazarındaki yerini korumak ve bunun yanısıra pazar payını bir süreç içinde artırmayı hedefleyen yöneticelerin başarıya giden yolda en büyük ihtiyaçları kurumsal değişimdir. Eğer siz de yönetici olarak kurumunuzda değişim sürecini başlatmadıysanız, kurumunuz için belirli bir yönde iyileştirme sürecinde zorlanacağınız açıktır. John M. Richardson’un dediği gibi ,”Dünya’da üç çeşit insan vardır: 1. Değişime imkan yaratanlar 2. Değişimi gerçekleştirenler 3. Olanlara hayretle bakanlar” . Eğer sizde 3.sınıfa dahil olmak istemiyorsanız, kurumunuzun değişim sürecine girmesine fırsat tanımalı, profesyonelce hazırlanmış bir proje eşliğinde değişimi gerçekleştirmelisiniz.
Değişim, bir tek seferde uygulanıp bırakılacak bir oluşum olmaktan ziyade kurumun dünya pazarında yeraldığı ya da almak istediği sürece uygulanması gereken bir süreçtir. Bu süreç adım adım uygulanmalı ve kesinlikle hiç bir adım atlanmamalıdır. Aksi takdirde doğacak sonuç yanılmalara yol açar ve kurum için tatmin edici bir oluşum olmaktan çıkar. Değişim sürecinin kurum içi çalışanlar ile bir bütün halinde hep beraber gösterecekleri gayretle uygulanabilirliği vardır. Çünkü değişim sürecinin en önemli oyuncuları takım olmasını öğrenmiş bireylerden oluşan bir ekiptir. Bu takım çalışmasını destekleyen bir yönetici kadrosu ve kurum için özel olarak hazırlanmış bir durum tablosuyla değişim hareketindeki başarı kaçınılmaz olacaktır. İyileştirme sürecinde eğitime asıl ihtiyacın duyulduğu departman ise orta ve üst düzey yöneticilerdir.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım
İşte biz de ARGEDA olarak şu anda TCDD’de Değişim Seferberliği adı altında yapmış olduğumuz eğitimlerde sürdürdüğümüz değişim sürecinde öncelikle değişimi sürükleyecek olan yönetici eğitimlerine öncelikle ağırlık veriyoruz. Çünkü takım oyuncularına bu süreçte destek verecek olan yöneticilerdir. Açıktırki, kendi ekibinin girmiş olduğu oluşumu benimsemeyen bir yönetici kadrosuyla kurum içi değişim hareketinin başarıya ulaşması mümkün değildir. Değişim yukarıdan aşağıya doğru gerçekleştirilmeli ve öncelik kurum’un yönetim şeklinin sürekli değişime ayak uydurabilecek bir hale getirilmesidir.
Değişimin getirdiği iyileştirme sürecinin önemli unsurlarından biri de vizyondur. Başarısız olmuş değişim hareketlerinde çok sayıda plan,yönerge ve uygulanmak üzere belirlenmiş program bulunmakta ancak çok defa vizyon kavramının içerisini dolduracak şeyler bulunmamaktadır. Vizyonun bir kurumun çalışmaları neticisinde ulaşmak istediği hedefleri ve bu hedefler doğrultusunda ilerlenecek yönü belirlediği bilinen bir gerçek. Bu durumda TCDD bünyesinde yaptığımız değişim çalışmasında ilk vurgumuz vizyon geliştirmek oldu. Şimdi bütün kurum HEKULA (Hızlı Emniyetli Kaliteli Ulaşım) vizyonuna ulaşmak için çaba gösteriyor. Herkes bu vizyona ulaştıracak hedefleri gerçekleştirmenin peşinde. Vizyon, büyük zorlu cesur hedef. Eğer bir kurumda vizyon ve hedefler yoksa sonuçta muhtemelen olmayacaktır. İşte devlet demiryollarındaki kurumsal değişim sürecini Sayın Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım’ın desteği ve Sayın Genel Müdür Süleyman Karaman’ın liderliği ile tüm kurum yöneticileri ve personeli ile birlikte TCDD’Yİ değiştirmeye çalışıyoruz. Çünkü bütün kaliteli kurumlar gibi, artık TCDD’de kurumsal değişimde ve dünya pasaportu almada kararlı.
John F. Kennedy, “Değişim doğal kanundur. Sadece geçmişe ve bugüne bakanlar, geleceği kaçırırlar.”diyor. Bu söz aslında yanlızca kurumsal açıdan değil milletler açısından da bakıldığında kaçınılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Ancak değişime ayak uyduramayan milletler diğer dünya devletleri arasında gerileme sürecine girdiğinde yoksullaşma ve yok olma, yani dünya ülkeleri arasında söz sahibi olamama gibi gerçeklerle karşılaşır. Aynı şekilde kurumlar da değişim’in dışında kaldıklarında kendi sektörlerinde gerilemeye girecek,ekonomik yoksullaşmanın getirdiği küçülmeyle de sektöründe yok olup gidecektir. İşte ülkeler ile kurumlar arasındaki fark da budur. Ülkeler yavaş yavaş bir gerileme sürecine girerken,kurumlar hızlı bir gerileme ile piyasadan kaybolma tehlikesini yaşamaktadırlar.
Diliyoruz ve görmek istiyoruz ki TCDD gibi bütün kurumlarımız kurumsal değişimi başlatsın ve başarılı olsunlar. Çünkü ülkelerin başarısı kurumların başarısından geçiyor.
Kurumunuzda da değişimin başlatılması, başarının ve kalitenin yakalanması ve dünya pasaportu almanız dileğiyle…
No responses yet